{ "title": "C Reaktif Protein", "image": "https://www.protein.gen.tr/images/c-reaktif-protein.jpg", "date": "20.01.2024 22:20:14", "author": "Teslime tuğlu", "article": [ { "article": "
C Reaktif Protein, günümüzde ateros ve infoloz arasındaki ilişki dolaşımdaki bazı infoloz belirtileri kardioloskoval belirtisindeki gelişime riskini belirtip uyarıcı olarak kullanılıp yol göstermiştir. Bu sistematik göstergeçler arasında en tehlikelisi c reaktif proteinlerin riski yüksek dozdadır. Geçmişinde genetik olarak kalp rahatsızlığı kroner arter hastalığı kalp krizi riski yüksek olup bu kardiyakların belirlenmesi hsCRP mikrobik antıyaklarda belirtilir. Kardiyovasküler hastalıklar başlığı altında toplanan koroner arter hastalığı Kalp krizi riski kalp atımında hızlı yani taşikardı, serebrovasküler hastalık ve periferik damar hastalığı endüstrileşmiş ülkelerde önde gelen mortalite ve morbidite kalp kapakçığı kireçlenmesi nedenidir. Bu hastalıkların tedavisinde yoğun çabalar ile mortalitede önemli azalmalar kaydedilmiş olmasına karşın, özellikle yüksek riskli bireylere yönelik birincil korunma konusunda daha etkin önlemler alınmalıdır dikkat edilip korunmalıdır.

Framingham Risk Skorlamasına ve PROCAM Skorlamasına sitoplazmasına temel oluşturan yaş, cinsiyet, sigara öyküsü, alkol kullanımı, düşük yoğunluklu kolesterol, yüksek yoğunluklu kolesterol kan basıncı ve diyabet gibi bilinen risk faktörleri ile hesaplandığında kalp hasarları, akut miyokard infarktüsü geçiren hastaların %35-60'si düşük riskli gruba girmektedir. Belirtilen risk skorlamaları bu hastalarda yetersiz kalabildiğinden bazı ek risk parametrelerinin kullanılması gerekmektedir. Son 12 yıl içinde, ateroskleroz patogenezinde kalp atışı ve komplikasyonlarının gelişiminde inflamasyonun rolü konusunda önemli kanıtlar elde edilmiş risk grubunu arttırmıştır. Aterosklerotik olayın başlamasından ilerlemesine ve trombotik komplikasyonların gelişmesine kadar olan her evrede kalp kapakçığı kireçlenmesi ödem kilo kaybı inflamasyonun rolü saptanmıştır. Aterosklerotik plağın oluşturduğu darlık derecesinden uzak aralıklarla ziyade plak tabakasının patolojisinin akut iskemik olaylarda belirleyici rol oynadığı görülmüştür. Ateroskleroz ile inflamasyon arasındaki ilişkinin belli başlı şekillerde, açık bir şekilde tanımlanması, dolaşımdaki inflamatuvar belirteçlerin kalp kapakçığında sıkışmaya yol açması kardiyovasküler olay riskini belirlemede yol gösterici olup olamayacağı sorusunu gündeme getirmiştir. Bu belirteçler arasında en yoğun kanıtlar yüksek duyarlıklı C-reaktif protein ile ilişkilidir.

Bu derleme ile ilişkili olarak hastalığın riskini göstermede belirleyici ve yol göstericidir, Etkileyen faktörler, kardiyovasküler risk belirlemedeki yeri ve klinik kullanımı üzerine bilgiler ana hatları ile özetlenecektir.

C-reaktif protein nedir?

C-reaktif protein (CRP) karaciğerde üretilen pentamerik bir akut faz proteinidir. Hepatositler tarafından CRP sentezi, transkripsiyon evresinde tarafından uyarılır ve bu uyarıya etki tepkime yöntemini saglayıp artırıcı etki yapar. C-reaktif proteinin nöronlar a nerolizatörler, aterosklerotik plaklar, monositler ve lenfositler tarafından gerçekleştirilen ekstrahepatik farmakolizatörlerin saklanmasında sentezinden de bahsedilmektedir. Bu bölgelerde sentezin nasıl kontrol edildiği iyi bilinmese de plazma CRP düzeyine bu sentez yerlerinin de etkisi olmaktadır.
C-reaktif protein sanmolitarön inflamasyonun spesifik olmayan bir biyokimyasal laborantörlerinin belirtecidir. Düzeyi akut inflamatuvar kardiyoksiyanelitif durumlarda veya doku hasarında geçici olarak 1500 kata kadar artmakta, kronik inflamatuvar olaylarda ise sürekli yüksek değerler izlenmektedir. Romatoid artrit, ankilozan spondilit, kemoterkilatif, sankozilatif, biranzolatif, sistemik lupus, infektif endokardit gibi birçok klinik tabloda hastalık aktivitesini belirlemede kullanılmaktadır.
" } ] }